New York'ta bulunan Empire State Binası, ikonik bir gökdelen ve Art Deco mimarisinin önde gelen bir örneğidir. İşte Empire State Binası ile ilgili bazı temel mimari özellikler ve detaylar:
Empire State Binası, 1920'ler ve 1930'larda popüler olan Art Deco mimari tarzında tasarlanmıştır. Bu stil geometrik şekiller, karmaşık süslemeler ve şık, aerodinamik bir görünüm ile karakterize edilir. Empire State Binası 1931 yılında tamamlandığında dünyanın en yüksek binasıydı. Anteniyle birlikte 1.454 feet (443,2 metre) yüksekliğindedir. Bina, Art Deco gökdelenlerinde ortak bir özellik olan, yükseldikçe sivrilen, kendine özgü bir geri çekilme tasarımına sahiptir.
Binanın dış cephesi ağırlıklı olarak Indiana kireçtaşı ve granitten oluşmaktadır. Bu malzemelerin kullanımı Empire State Binası'na zarif ve klasik bir görünüm kazandırmaktadır. Binanın orijinal tasarımında hava araçları için daha sonra antene dönüştürülen bir demirleme direği bulunuyordu. İkonik Art Deco kulesi ve tacı, binanın yüksekliğini ve estetik çekiciliğini artırmak için sonradan eklenmiştir.
Empire State Binası'nın lobisinin içi Art Deco tarzında cömertçe dekore edilmiştir. Lobide alüminyum yaprak kaplamalar, stilize motifler ve sanatçı Edwin Blashfield'in çarpıcı bir duvar resmi de dahil olmak üzere karmaşık ayrıntılar yer almaktadır.
Empire State Binası'nın biri 86. katta, diğeri 102. katta olmak üzere iki gözlem güvertesi bulunmaktadır. Bu güverteler New York ve çevresinin nefes kesici panoramik manzaralarını sunmaktadır. Bina, özellikle özel etkinlikler ve tatiller sırasında dinamik aydınlatma gösterileriyle tanınır. Binaya yerleştirilen LED ışıklar çok çeşitli renk kombinasyonlarına ve desenlere olanak sağlamaktadır. Empire State Binası, New York'un kalıcı bir sembolü ve her yıl milyonlarca ziyaretçiyi çekmeye devam eden mimari bir şaheser olmaya devam etmektedir.